14 Haziran 2021 Pazartesi

GERÇEK ZENGİNLİK, HAKİKİ İTİBAR!

 

Youtube Kanalımızın adı Nitelikli Hayat. Nitelik, kalite kavramının eş anlamlısı elbette, fakat buradaki mânâsı biraz daha farklı! Kavramları hep beraber doğru belirleyelim ki hakiki niyetimiz de daha en başından kesinleşmiş olsun. Kanalımızın takipçileri neyi neden diyoruz en başından bilsin.

Nitelik bence klasik anlamda zenginliğin çağrıştırdığı bir kavramı ifade etmiyor. Yani nice ‘zengin’ ve 'olanak sahibi' insan biliyorum ki dışarıya yansıttığı şey gerçek anlamda yoksunluk.

Bununla ne mi demek istiyorum?

Bizler aslında kuantum anlamda saf sevgi içeren bir enerji ile yaratıldık. Kendimiz fark etsek de etmesek de  dışarıdakiler diye varsaydığımız, tırnak içinde ‘diğerleri’ dediğimiz ama aslında göbekten birbirimize bağlı olduğumuz herkes bizim yansıttığımız iç durumumuzu bir şekilde hisseder.

Biz, çocukluk arka fonumuzu anlayıp şifalandırabilmiş değilsek, bu kör noktaları kendimiz göremeyiz. Cüzdanımız kabarık diye saygınlık bekler, adımlarımızı kibirle atar, sağa sola bencilce emirler yağdırır, insanlardan bir kuru teşekkürü bile esirger ve asıl fukaralığımızı maskeleriz. Gerçek korkumuz içimizin dışarı yansıyacak olmasıdır. Çocukken göreceli duyularla yanlış kodlanan zihin, zamanla itibarlı sayılmak için  saraylar, köşler yaptıracak,  markalarla adam olmuş sandıracak, emir verme potansiyeliyle güce ve gücüne tapacak ve taptıracak bir tuhaf noktaya taşır bizi.

Oysa zenginlik ve nitelikli yaşamak ne parada, ne itibarda ne de güçtedir.

Gerçek zenginlik yastığa başını huzurla koymakla ilgili bir şeydir.

Çok basittir çok yalındır, çok dingin ve samimi bir şeydir!

Hakiki itibar sahibi Hazreti Süleyman gibi bir sarayda da otursa, bir barakada ya da Diyojen gibi bir fıçının içinde de yaşasa, dışarıya içindeki zenginliği ve herkese duyduğu saygıyı gösterendir.

Sen, o enerji alanına ve genlerinle taşıyacağın soyunun enerji alanına, korkuya dayalı bir itibar ve güç etkisi yollarsan bunun sırıtacağını ve bumerang etkisiyle sana er veya geç iade edileceğini hiçbir zaman unutmamalısın.

Bilindiği üzere 'Bumerang' özellikle Avustralya yerlileri, eski Mısırlılar, Avrupalılar ve Hindistan’ın bazı yörelerindeki kabileler tarafından silah olarak kullanılan yassı bir kesite sahip eğri bir sopadır. Bazıları düz olarak ilerlerken, bazıları ise havada bir dairevi yörünge çizerek tekrar geri gelirler. 

İşte düşünüp yansıttığımız düşüncelerimiz, sözcük ve davranışlarımız da aynen bize böyle geri gelirler.

Yani zihnimiz ne kadar ehil ve duruysa biz o kadar zenginiz. Şimdide kalıp yeni adımı ne kadar saf sevgi enerjisiyle adımlayabiliyorsak biz o kadar itibarlıyız. Hayatın ritmine ne kadar uyum sağlıyorsak o oranda dansa eşlik ediyoruzdur. Maneviyatı ve madde dünyayı ne derecek dengede tutabiliyorsak o oranda deneyim zirveleri ve hayal bile edemeyeceğimiz zenginlik kapıları her iki düzlemde de açılıyor demektir.

Biz kim olduğumuzu sorgulamaya ve amacımıza uygun yaşamaya başladığımızda, hangi işte çalışıyorsak çalışalım erdem üzere olur, kendimize ters düşmeden, dengeyle başarıları deneyimlemeye açık oluruz…

Başarı nedir?

Hem kendimizi hem çevremizi, hem sistemi okuyup eylemimizi, sorumluluğumuzu veya o anki mevcut işimizi doğru ve severek yaparken aldığımız anlık hazlardır.

Hele de o anlar kimseyi kırmamaya, nezakete, letafete, tebessüme ve tevazuya kapı açıyorsa o vakit tadına doyum olmaz.

Sözün özü, milyonlarca hatalar işledik belki, kibirle ana yoldan çıktık, uzaklaştık belki, reklamlarda ortaya konan zenginlik tanımını, itibar ve güç tanımını gerçek sandık belki ama artık kendimizi silkeleme vakti geldi.

Huzurla uyuduğun, sevinçle uyandığın, anda kalıp zihninin geçmiş zehirli otlarını temizlediğin bir yaşam için kendinden, özünden ve muhataplarından özürlerini dileyip tekrar formatlan…

İçindeki Öz çok zengin, ona kapıl

İçindeki Öz çok saygın, onu takip et!

‘İnsanlar kıyafetiyle karşılanır, ilmiyle ağırlanır, ahlakıyla uğurlanır’ demiş hazreti Mevlana. Ye kürküm ye dönemi bitiyor, uyanışların peş peşe olacağı şafak vaktine erişildi. Gerçek zenginlik ve itibar için dışarıya yaydığın frekansı özününkine ayarlamazsan defolu ve uyumsuz bir elbisenin içinde olduğunu her geçen gün daha çok kişi anlayacak.

Üstelik o ayrık otları zihnindeyken dünyanın sahibi olsan da inan ki dünyanı kendine dar edeceksin.

Meraklan, farklı olandan korkma, seni senden iyi bilene kapıl artık.

Septik ol! İçine sor, bilgeleş!

Fark et! Gönlünle ak derinleş!

Hareketi hisset! Yaşamın ritmine uy ve dans et onunla!

Senin için zenginse, dengen yerindeyse, kırgınlığın, öfken dinmişse, bir ve bütünün lezzetini damağın hissetmişse, içinde görünmez bir sade saray vardır. Oradan çıkma herkesi orada ağırla! Gerçek saygınlık bununladır!

Kendinle beraber tüm yaradılanı seviyorsan, gerçekten kâinatın kendisini kucaklamışsındır. Her şeyin içindeki bilgeliği kavramaya adım atmışsındır.

Frekansını Yaratıcı ile aynı istasyona çevirmişsindir.

Hüzün ağırlamaz çehreni,

Aşk sızar hücrelerinden,

Nitelik kazanır hayatın

Uyanırsın geçmişin ve geleceğin kaybolmuşluğundan.

Hizalanırsın An’la

Şükrün dolanır semada.


Günümüz, ömrümüz bereketli, sevdamız bütün için kıymetli olsun!

Elif Dila Kömürgöz

12 Haziran 2021 - Cumartesi

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

MERHABA!

Bu mecradan sizlere ulaştığım için çok mutluyum.  Hayat akarken topladıklarımızı paylaşacağımız bir platformda yine birlikteyiz. Sizlerle fa...